Yüzüklerin Efendisi bir miladdır. Fantastik Edebiyat’ın tüm dünyaya yayılması ve bilinir olması hususunda önemi tartışılmazdır. J. R. R. Tolkein’in yıllarını verdiği şaheserinin ardından bir sürü benzer hikaye yazılmış ve filme alınmıştır.
George R. R. Martin’in A Song of Ice and Fire serisi Türkçeye çevrilmesi yılan hikayesine dönmüş ( Bir kısmı çevrilmiş ama durdurulmuş.) bir fantastik edebiyat romanıdır. Yurtdışında hayli popüler olan, büyük ilgi görmüş entrika, savaş, ejderhalar, ortaçağ evreni, kan, vahşet, cinsellik, güç, hırs gibi çok sayıda öğeyi içinde barındıran bir eserdir.
Dizisinin yapılacağını bundan 3-5 ay önce duymuş ama dizinin akıbetini takip edememiştim. Sevgili arkadaşım Okan, dizinin yayınlanmaya başladığını hatta 5. bölümünün yayınlandığını söyleyince dayanamayıp izlemeye başladım. İlk olarak dizinin kaldığı son bölümü izledim ve sonra 1. bölümden itibaren diziyi büyük bir heyecanla izledim. Kısa ve net; son dönemde bu kadar kaliteli bir dizi görmemiştim.
Muazzam bir prodüksiyon ile karşı karşıyayız. Setler, kostümler, oyunculuk, kurgu herşey dört dörtlük. Yalnız hemen söyleyelim dizi çocuklara göre değil. Kan, vahşet ve neredeyse erotizm boyutunda cinsellik dizide yoğun bir şekilde kullanılmış. Kitabını okuma şansım olmadığı için kitap ile paralel bir durum mu bilemiyorum ama yansıttığı dönem ve evrenin bu şekilde olduğunu hayal ediyorum. Yüzüklerin Efendisi bu konuda biraz daha yumuşak bir eserdi.
Her sezonunun kitap serisi ile paralel bir şekilde gideceği dizinin sezon isimleri de kitap serisi ile paralellik gösterecek. İlk sezonun adı Game of Thrones. Gelecek sezonların isimlerini, ilerleyen zamanlarda göreceğiz.
Dizinin akla zarar bir jeneriği var. Son dönemde bu kadar güzel, bu kadar hoş bir jenerik izlememiştim. Fringe’in jeneriğini de çok severim ama bu bambaşka olmuş. Müzik enfes, akan sahneler, haritadaki uçuş… nefis nefis…
Hikaye kısaca şöyle; 7 krallığa hükmeden bir kral ve bu krallıklardaki liderlik çekişmeleri, krallıklar arasındaki ilişkiler, doğudan her an saldırı yapabilecek bir barbar kabile( Birisi Türkler mi dedi?) ve fantastik yaratıklar… Doğal olarak bu hikayede anlatacak çok konu olacaktır.
Dizinin başrollerinde Sean Bean (Yüzüklerin Efendisi-Boromir), Mark Addy (Flintstones-Fred), Lena Headay (Sarah Conner Chronicles- Sarah Conner) yer alıyor. Aslında kadro oldukça geniş çünkü hikaye çok derin ve çok fazla karakter barındırıyor. Sean Bean için geç gelmiş bir başrol diye düşünüyorum. Oyuncular son derece başarılı, sırıtan kimse yok. Çocuklar dahil herkes ortalamanın hayli üstünde performans gösteriyor.
Dizi son dönemde Merlin, Camelot, Spartacus gibi dizilerle kıyaslandığında birkaç gömlek üstün görünüyor bunu da o dizilerin takipçilerine duyurmak istiyorum. Game of Thrones’a mutlaka göz atın.
Bu aralar takip ettiğim iki dizi vardı; Fringe ve The Big Bang Theory. 3. dizi olarak Game of Thrones’u listeme alıyorum. İlgiyle takip edilesi bir dizi ile karşı karşıyayız sayın okuyucular…
9/10 (Aslında dizi 10 puanı hak ediyor ama aşırı cinsellik son dönemde dizilerde iyi prim yaptı diye bu dizide de yer almış. Bu da beni biraz rahatsız etti.)
Jenerikle ilgili yorumuna katılıyorum. Dizinin her bölümünde zevkle izliyorum. Müziği de görüntülere çok iyi uymuş gerçekten de.
Dizinin muhtesem kadrosuna bizim de cok tanidigimiz severek izledigimiz bizden birisi daha ekleniyor. Seriye hala baslamayanlara buyuk etkisi olacak isim Sibel Kekilli. Ne kadar gecmisinde yaptigi filmlerle cok elestirilmis olsa da ; basarinin kulvarindan ziyade derecesinin onemli oldugunu hatirlatirim. Diziyi izleyelim, izletelim derim.
Sibel Kekilli Episode 9 ve 10 !
Bilgi için teşekkürler Selçuk. Rolü hakkında bilgin var mı? Aklıma bir iki meslek geliyor ama neyse :P Diziyi beğenmiş gördüm seni, söylediğim kadar varmış di mi? :)
Diziyi begendim elbette. Fantastik oykuler sayende dikkatimi cekiyor. Buraya gel de biraz bana altyazi gec bilmedigim irklar, efsunlar hakkinda…
Bu arada Snowball inanilmaz Fenerbahceli futbolcu Ugur Borala benziyor. Oyle degil mi ?
:)
Ben de birine benzetmiştim ama kim kim diye bulmaya çalışıyordum. Uğur Boral tabi ya! :) Katar’da haftalık seanslar halinde sana FRP dersi vereceğim. :P
[…] ve sarmamıştı. Daha sonra bir şans daha verip ilk bölümden itibaren izlemeye başlayınca hoşuma gitmeye başlayan dizi günü gününe takip ettiğim tek dizi olmuş […]