Düşlerden Gerçeğe’yi yazmaya başladığımdan beri kitap eleştirilerine gereken önemi veremedim. Bunun nedeni kitap okumaya zaman yaratamıyor oluşum. Dizi-film izlemek, oyun oynamak, nette takılmak benim için daha cazip hale geldi. Çok rahatsız edici, çok sıkıntılı bir durum. Kitap okuma önceliğimi geri kazanmalıyım. Hadi onu geçtim, koca Düşlerden Gerçeğe’de kitap diye bir kategori yok yahu! Bunca yıldır? Vay be! Atlas Shrugged benim için milad olsun. Kitap kategorisini Düşlerden Gerçeğe’ye ekliyorum. Hadi bakalım.
Atlas Shrugged ya da Türkçe çevirisiyle Atlas Silkindi, Rus yazar ve felsefeci Ayn Rand‘ın 1957 yılında yayımlanan felsefi romanı.
Daha önce felsefi roman okumamıştım. Felsefeye ilgim var ama sadece gözlemci olarak kalmış bir ilgi. Detaya hiç inemedim. Felsefi roman okumanın farklı bir konsantrasyon ve yeti olduğunu düşünmüyorum ama kafamı tamamen kitaba vermek zorunda olduğum gerçek. Ayn Rand, sovyetler birliğinin komünist yapısından kapitalist ve bireyselci düzene ait destansı bir yapıt yazmış. Felsefe ile ilgilenen herkesin felsefi roman konusunda çok şey alacağına eminim. Atlas Silkindi için destansı diyorum çünkü yaratılan dünya biraz ütopik. Amerika Birleşik Devletleri’nde üretim, ulaşım ve ekonomik önderliğinde diğer tüm sektörleri de içine alacak şekilde serbest piyasa ekonomisinin önünü kesilmesi, sermayenin ve üretimin kontrolünün devlete bağlanması (devletçilik demeyelim di mi?) ve iş bilmez insanların dünyanın en yaratıcı ve zeki insanlarını yönetir hale gelmesi ile gittikçe çözümsüzlüğe sürüklenen ülkede herşeyi devlet yapmaya kalkışırsa ne oluru felsefe, romantizm, entrika ve heyecan ile yoğurup bize sunan bir kitap Atlas Silkindi.
İçeriği çok dolu görebileceğiniz gibi. Bu yoğunlukta bir kitabın içinde akıp gitmek, tüm fikirlere ve hikayeye vakıf olmak hakikaten zor. En azından ben zorlandım. Şu özeleştiriyi ve açıklamayı yapmak zorundayım; kitabı okumak neredeyse bir yılımı aldı. Belki daha da fazla. Bunun türlü bahaneleri olabilir bir kitap bir yıl sürmemeli. Evet bin ikiyüz sayfa, evet felsefi, evet ağır ama alt tarafı bir roman. Okumamın bu kadar uzun sürmesi de benim açımdan eleştirilecek bir durum.
Ayn Rand, felsefesini hiç saklanmadan, perde arkasında durmadan anlatmış. Kapitalist düzeni, serbest piyasa ekonomisini yaratıcılığı ve üretkenliği arttıran, kalkınma ve gelişme için gerekli olan bir sistem olarak gördüğünü açık açık belli etmiş. Felsefi bir roman olduğu için, anlam yüklü cümleler, uzun uzun konuşmalar, bol tasvir gibi hususlar Atlas Silkindi’yi birçok kişi için ilgi çekici ve keyifli yapacaktır. “Kitap okumaktansa filmini izlerim olur biter” diyenler için Atlas Silkindi uzak durulması gereken bir kitap. Yorar evladım.
Yüksek bütçeli bir film olması beklenirken (İlk aşamada Angelina Jolie ve Brad Pitt başrole düşünülmüş) bütçesinin daraltılıp üç bölüm halinde sinemaya uyarlandığını da belirtelim. İlk iki film eleştirmenler ve kitabın hayranları tarafından eleştiri bombardımanına tutuldu ve kitaba ihanetle suçlandı.
Atlas Silkindi’yi okumanız girişimcilik ruhunuzun da kabarmasına vesile olacilir. Girişimcilik yapmak isteyenler için iyi bir başlangıç kitabı olacağını düşünüyorum. Benim okuduğum Türkçe baskı Plato’nun çıkardığı baskı. Sinan Çetin ve Serdar Erener önsözleri var. Enteresan. Bir bakmak lazım.
Atlas Silkindi benim için unutulmaz bir deneyim oldu. Okuma süresi, içeriği ve felsefi derinliği ile benim için önemli bir roman. Ayn Rand’ın çizdiği karakterlerin kahramanvari portreleri için bile okunur. Çok enteresan karakterler var gerçekten.
Velhasılvesselam, Atlas Shrugged, felsefi romandan hoşlanan okuyucular için mutlaka okunması gereken bir yapıt.
Kitabı satın almak isteyenlere Amazon ve İdefix bağlantılarını da vermiş olalım.