Van Depremi’ne çok üzüldüm.Kerpiçten yapılmış evlerin, ismi betonarme ama aslında betonsuz demirsiz binaların yıkıldığı içinde yaşamların sonlandığı bu deprem beni fena çarptı. Üzüntümü bir kenara bırakmaya çalışıp mantığımı ve mühendislik bilgimi ön plana çıkararak bazı noktaları size hatırlatmak istiyorum.

Deprem anında yapabileceğiniz en mantıklı hareket, evde en sağlam eşyanın yanına cenin pozisyonunda kıvrılmaktır. Bu eşyanın devrilmeye müsait olmamasına dikkat edin. Eğer 10 saniye içinde binayı terk etme şansınız varsa atın kendinizi dışarı. Apartmanı terk etmeniz 10 saniyeyi aşıyorsa boşuna uğraşmayın, kaçayım derken merdivende kafanızı gözünü yarabilirsiniz. Sakın ama sakın asansör kullanmaya kalkışmayın. Dünya dediğin içi fokur fokur kaynayan, üzeri püfür püfür esen, durmadan dönen acayip bir nesne sonuçta…

Ahmet Mete Işıkara’ydı sanırım ortaya bir laf atmıştı; Deprem öldürmez, bina öldürür. Bu söz korkularımızı ortaya çıkarması ve yeni ev sattırması açısından faydalıdır. Ben bu sözü biraz değiştirmek istiyorum; Deprem sallar, bina korur.

Bir inşaat mühendisi olarak size en önemli tavsiyem yeni ev alırken ya da kiralarken binanın inşaa edildiği parselin zemin etüdü dahil tüm projelerini ve çalışmalarını bir inşaat mühendisi arkadaşınıza gösterin ve içiniz rahat bir şekilde eve taşının. Her gece korkuyla yaşamaktansa evi alırken biraz meşakat çekmeniz daha faydalı olacaktır.

Şehitlerimiz için söyleyecek söz bulamıyorum. Allah mekanlarını cennet eylesin. Ne için savaştıklarını dahi tam anlayamadan giden gencecik insanlar. Yunus Günce’nin Twitter’da söylediği gibi; 30 yılda sınıra duvar örsek terörü daha çok önlemiş olurduk. Terörür önlemek için tüm iplerin Türkiye’de olduğuna inansam inanın başarabileceğimizi düşünürüm ama ipler çok başka kişilerin elinde. Yine de umudumuzu kaybetmeden birlik beraberlik içinde bunları aşabileceğimize olan inancımızı korumalıyız.

 

Bir Cevap Yazın