Bugün hızımı alamayıp bir de müze, sergi gezdim. Damien Hirst‘ün sergisinin reklamları şehrin her yerinde gözümüze sokulduğu için gidip görmek farz olmuştu. Sergi Museum of Islamic Arts’ın yanındaki Al Riwaq sergi alanındaydı. Girişte fotoğraf makineleri toplanıyordu ama cep telefonları artık fotoğraf makinesi gibi resimler çekebildiği için sergide herkes her açıdan cep telefonları ile fotoğraflar çekiyordu. Böyle bir serginin giriş ücreti için 100QR’ı gözden çıkarmıştım ki bir de ne göreyim, içeri giriş ücretsiz. Ağzım kulaklarımda sergi alanına giriş yaptım.
Ben hayatımda ne böyle bir sergi gördüm ne de böyle bir sanat ile karşılaştım. Tamam çok sergi gezen sanattan çok anlayan birisi değilim ama şu üstteki ve aşağıdaki fotoğraflara bakar mısınız? Çok enteresan bir deneyimdi gerçekten. Yaşam ile ölüm arasındaki çizgiyi öyle bir noktaya getirmiş ki, normalde insanı bunalıma sokabilecek görüntüler sanat adı altında başka anlamlar yüklenince o kadar da ürkünç görünmeyivermiş. Mesela herkes kelebekleri sever ama sineklerden hoşlanmaz demiş Hirst. Bunun üerine de kelebekleri toplayıp aşağıdaki parçayı ortaya çıkartmış. Hepsi gerçek kelebek!
Gün geçmiyor ki bir gariplik yaşanmasın sayın okuyucular! Bu yazıda sizinle paylaştığım fotoğraflar dışında tamamı sineklerden oluşan bir çalışma, içi içilip atılmış sigara izmaritleri ile dolu 2 metre çapında bir küllük, duvardan duvara ilaç kapsulleri ile dolu raflar ve daha neler neler. Tüm fotoğrafları koymak istemedim, belki Türkiye’ye gelir gidip görürsünüz. (Geldi mi acaba?)
Aşağıdaki fotoğraf beni en çok zorlayan çalışmaydı sanırım. İki bölmeli camla kaplı bir oda. İki bölme arasında geçiş için açılmış delikler. Sinekler bir tarafta doya doya yaşamlarına devam ederken diğer tarafta ilgilerini çekecek kanlar içinde bir hayvan kafası. Kafanın üstünde ise onlara ölüm vadeden sinek öldürücü. Nasıl bir tezat aman Allahım! Ölüm ve yaşam hiç bu kadar farklı açıdan anlatılmamıştı.
Ortadan ikiye ayrılıp iki tarafı da ayrı ayrı tüm iç organları ile gösterilen çalışmalar da vardı. Normalde midemiz kaldırmaz Hirst nasıl başarmışsa insanı hayretler içerisinde bıraktırıyor. Damien Hirst’ün en ünlü çalışması ise aşağıdaki kafatası. Tamamı elmas ile kaplı bir kafatası! Fotoğrafını çekmeme izin vermedikleri için netten bulduğum fotoğrafı kullandım. İnanılmazdı gerçekten. Çalışmanın ismi de ilginç; For the Love of God!
Sanat insanın farklı duyularına, duygularına ve hislerine hitap etmeli diye düşünüyorum. Heist ölümü çok farklı bir açıdan değerlendirmiş. Takdir etmedim değil. Bunları yaparak nasıl bu kadar ünlenmiş yahu demeden de geçemedim. Bu da benim sade vatandaş bakış açım.