Uzun bir süredir Türkiye’de birinci gündem maddesi başı kapalı kızların üniversitelere girip giremeyeceği… Hükümetin bu konudaki tavrını Uganda’da yaşayan bir kabile şefi bile biliyor. Ana muhalefet partisinin tavrı da ortada… Kimine göre başı kapalı kızların üniversiteye girebilmesi özgürlük iken kimine gore bu alelen laiklik ilkesine dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti’ne ters.
Konuyu tartışırken eldeki verileri ve tarihte yaşananları iyi değerlendirmek gerekiyor. Bu sorun Türkiye’nin başına yıllar yıllar once sarıldı. Bu kadar yıldır böyle giden birşeyi değiştirmeye çalışmak ve böyle bir otoriter sistemle değiştirmeye çalışmak ne kadar akla yatkın düşünmek gerekiyor. Eğer bu Türkiye için birinci derecede önemli bir sorun ise, bu sorunun için sivil toplum örgütleri, barolar, odalar, hükümet, sendikalar hep beraber herkese uygun bir çözüm üretse kötü mü olur? Hükümet yanına bir muhalefet partisini alıp “ben yaptım oldu” diyip istediği herşeyi yaparsa bu halk içinde huzursuzluk yaratmaz mı mı? Bu düşünce tarzı huzursuzluktan başka birşey yapmaz. Bu kadar çabuk, sanki yangından mal kaçırır gibi sorunlar çözülmeye çalışılmamalıdır…
Toplumu ilgilendiren bir konuda toplumsal mutabakat şarttır…